Kalbimizden vuran güzel

Kalbimizden vuran güzel

Kalbimizden vuran güzel

Begüm Yatçılık, Türkiye’de ilk defa bir fuara katılarak aralık ayında temsilcilik anlaşması imzaladığı Mercedes Benz’in 14 metrelik motoryatını tanıttı.

Begüm Yatçılık, Türkiye’de ilk defa bir fuara katılarak aralık ayında temsilcilik anlaşması imzaladığı Mercedes Benz’in 14 metrelik motoryatını tanıttı. Arrow 460 adını taşıyan modelin sınırlı sayıdaki üretim anlayışıyla Türkiye’ye getirilen ilk gövdesi, Bosphorus Boat Show’da ilgiyle karşılandı. Firmanın sahibi Begüm Doğulu da Begüm Yatçılık’ın Türkiye’nin Mercedes’i unvanıyla gördüğü bu ilgiden memnundu.

Firmanızın kurduğunuz günden bu yana yaşanan önemli satır başlarını anlatır mısınız?
1968 yılında İzmir’de doğdum. Özel Türk Koleji’ni bitirdikten sonra da Dokuz Eylül Güzel Sanatlar Fakültesi’nde okudum ve ardından İngiltere’ye gittim. O dönemde yatçılıkla hiçbir ilişkim olmadı, eğitimini de almadım. Yaz tatilinde Türkiye’ye gelmiştim. Gino Yatçılık’tan Gino Pardo ile tanıştım. Kendisi benim İngiltere’ye gitmememi, bana yatçılığı öğreteceğini, kalırsam benim için çok hayırlı olacağını ifade etti ve ısrarcı oldu. Ben de gençtim, hoşuma gitti, kabul ettim. Öyle bir duayenle beş sene çalışma şansım oldu. Bana gerçekten evladı gibi davrandı. Çok ilgilendi, işi de öğretti. Daha sonra ilerleyen yıllarda ben dostane bir şekilde ayrılmak istediğimi ve kendi şansımı deneyeceğimi söyledim. Gayet iyi bir şekilde yollarımızı ayırdık. ‘97 yılında Begüm Yatçılık adı altında Kuşadası merkezli ve servis hizmetleri veren acentemi açtım. Yıllar içinde müşteri potansiyelim çoğaldıkça Bodrum, Marmaris, Göcek, Antalya ve İstanbul’da da hemen hemen bütün Türk sahillerinde kendi ofislerimizi açarak yurt dışından gelen megayatlara hizmet vermeye başladık.

Ondan sonraki zamanlarda kumanya işinde bir açık gördük. Çünkü hizmet verdiğimiz müşteri profili aldıkları kumanyadan memnun olmamaya başladılar. Onun üzerine Turkey Provision Services adıyla kumanya firması açtım. Şu an Türkiye’nin her yerine kendi araçlarımız ve depolarımızla tedarik yapıyoruz. 

2005 yılında Barka Shipyard adlı tersanemizi kurduk. Beş adet 40 metre üstü tekne inşa edip yurt dışına ihraç ettim. 60 tane de yabancı bayraklı 50 metre üstü motoryatın bakım-onarımını gerçekleştirdik. Bu sene tersanemiz ve Begüm Yatçılık firmamız Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin sıralamasında biri dokuzuncu, biri onuncu olarak ödüle layık görüldüler.

Sonra güneyde lüks araç bulma sıkıntısı yaşadığımız için bünyemize kattığımız araçlarla limuzin servisi vermeye başladık. Son projemiz de Begum Air deniz uçağı ile müşterilerimizi havaalanından alıp
teknelerinin yanına kadar götürebiliyoruz. Hatta günübirlik ulaşım isteyen müşterilerimize de servis sunuyoruz.

Son olarak da Mercedes Benz motoryatlarının Türkiye distribütörlüğünü aldık ve bugün fuarda olmamızın sebebi de bu. Güzel bir tekne, tamamen S klas araç şeklinde dizayn edilmiş, son teknolojiyle donatılmış. Türkiye’de bir ilk ve dünyada da sınırlı üretilen bir sürat teknesi. Bu tekneden her ülke için bir tane üretildi. 

Pekiyi talep geldiğinde devamı olacak mı? 
Tabii ki devamı gelecek. Ama öyle her ülkede aynı anda fazla sayıda olmayacak. Çünkü ikinci ele çok çabuk düşmesin, fiyatlar belli bir standartta kalsın isteniyor.

Siz bu markanın temsilcisi olmaya nasıl karar verdiniz? Mercedes Benz yatları nasıl ilginizi çekti?
Benim dikkatimi çekmedi desem… Evet yatçılığın birçok alanında varız. Ancak bugüne kadar yani 30 yıldır bu işi yapıyorum ama hiçbir zaman bir distribütör olmayı düşünmedim, denemedim. Geçen sene şirketime bir telefon geldi, “Monako’dan, Mercedes Benz motoryatları için arıyoruz. Distribütörlük vermek istiyoruz” dediler. Ben de şaşırdım, ardından yazışmalar başladı. Ve Monako’ya gittim, Port
Hercules’te tekneleri gezdik, deneme seyirlerine çıktık. Ciddi olduklarını görünce ben de onlara “Bugüne kadar hiç tekne alım satımı yapmadım. Böyle bir tecrübem yok. Siz neden beni seçtiniz?” diye sordum. Verdikleri cevap da çok enteresandı: “Biz distribütörlük verirken dört ayrı kaynaktan referans alırız. ‘Hangi yat firması?’ diye sorarız. Dörtte dört ‘Begüm Yatçılık’ cevabını aldık. Mercedes güvene dayalı bir markadır. Begüm Yatçılık da Türkiye’nin Mercedes’i” dediler. Böylece sonbaharda kontratı yaptık. 13 Aralık’ta Esma Sultan Yalısı’nda Mercedes temsilcilerinin katıldığı bir lansman gecesi yaptık. Sunumu da fuarda başlattık. İnşallah ülkemize hayırlı olur.

Sizin için teknenin en dikkat çekici yanları neler?
Bir kere sportif, şıklıkla gücü ve dinamizmi aynı anda temsil ediyor. Deniz ve su sporları, ağırlıklı olarak erkeklerin ilgi alanı. 50-60 metre motoryatı olan biri neden bunu alıyor? Bu tip araçlara ‘big
boy toy’ denir, bilirsiniz. Buna bindiğinde ‘Ben güçlüyüm, ben dinamiğim’ diyor, bir bakıma bu tekne onu temsil ediyor. Kendileriyle özdeşleştirerek bunu alacak müşteri olduğuna inanıyorum.

Daha önce Türkiye’de fuara katılmış mıydınız? Bu fuardan nasıl bir beklentiniz var?
Bu Türkiye’de ilk fuarımız. Çok iyi geçeceğini düşünüyorum. Buraya kaç kişinin geldiği, kaç kişinin yata baktığından ziyade en mutlu olduğum şey ne biliyor musunuz? Sabah 9:30’dan beri tüm gün art arda röportaj veriyorum. Bu ne demek? Bütün basının burada olması demek. Dünyanın burada olması demek benim için. Şimdi siz bunu yazacaksınız. İnsanlar gelmese bile evinde oturanlar, burada olan bitenden
haberdar oluyor. Sizin haberinizi görüyor, tekneye bakıyor… Benim için değerli yanı basının da burada olması. 

Satış sonrası servisi için nasıl bir organizasyon düşünüyorsunuz?
Satış sonrası servisi biz yapıyoruz. İstanbul’da Tarabya’da, Bodrum ve Göcek’te de var. Satış yapılabilecek her yerde kendi ofislerimiz marinaların içinde yer alıyor. Oralarda tekneyi sergileyebiliriz.

Sizin tekneniz var mı? Denize çıkma fırsatı bulabiliyor musunuz?
Kaptan ehliyetim 22 yaşından beri var. Kendim yelkenli de, motoryat da kullanırım. BAYK yarışlarına girip skipper olarak ikinci olmuşluğum da var. Şu an örnek teşkil etmesi için 35 metre bir motoryat inşa ediyorum. Türk Bayraklı ve ticari yapıyorum. Charter’a vereceğim çünkü en üzüldüğüm şey maalesef bizim ülkemizde Türk Bayraklı ticari yat çok nadir bulunuyor ve bu beni çok üzüyor. Yurt dışında her ülkenin kendi filosu varken benim ülkemin bir filosu yok. Bu bizi denizcilikte geri bırakıyor. Bu da benim içime dokunuyor. Benim gücüm şimdilik bu kadarına yetiyor. İnşallah bunu satarım, 45 metre  yaparım.

Sizce neden böyle bir filo yok?
Kimse yatırım yapmadığı için yok. Maalesef genelde bizim insanımız yabancı bayraklı tekne sahibi olmayı tercih ediyor. Artık ne hikmetse. Halbuki Türk Bayraklı tekneyle de dünyanın her yerine  gidilebiliyor. Klas olduktan sonra, tekneniz gerçekten klasa uyumluysa ve sertifikalarınızda eksiklik yoksa. Türk Bayraklı teknelerin çoğalması ekonomimize çok artı getiri sağlayacaktır. Ben neden buna inanıyorum? Çünkü ilk başta faturayı burada keseceksiniz. %25 kurumlar vergisi ödeyeceksiniz, %20 KDV ödeyeceksiniz ve Türk personel çalıştırmak zorundasınız. Hem istihdam açısından hem ülkenin geliri ve
ekonomisi açısından çok faydalı. Ben bu tekneyi RINA charter class yapıyorum. Dediler ki “Bakanlık, bizim motoryat standartlarını kabul etmiyor. Şu an sizin yapacağınız tekne Avrupa standartlarında motoryat gibi olmayacak, bakanlığın uygun görmediği çok şey var ve bunları da yapamayacağınız için gemi gibi bir motoryatınız olacak.” Ben de RINA’dan söz konusu maddeleri istedim. Bunlardan tek tek sebeplerini açıklayarak muafiyet talep ettim. Bakanlık hepsini kabul etti. Demek ki denenmemiş! İşte biz genelde “Olmaz” diyerek bırakıyoruz. Sebep? “Öyle diyorlar.” İşte öyle değil, denedim oldu. 

Begüm Yatçılık olarak hedeflerinizden de bahseder misiniz?
Bir de güneyde marina yaparsam rahata ererim diye düşünüyorum.

Mercedes Benz Arrow 460 GT Silver Arrows Marine’in Arrow 460 GT modeli, klasik otomobil figüründen uyarlanmış. Okaliptüs ağacı, nubuk deri, sentetik hasır doku gibi materyallerle işlev ve estetik  konusunda yeni bir bakış açısı sunuyor. ‘14 metrede süperyat konforu’ sözleriyle tanıtılıyor. Yatlarda alışılan bölünmüş alanlar yerine istenirse yatakla istenirse yemek masasıyla donatılabilen 10 kişilik ferah bir mekanı var. Denizde bir teras atmosferi yaratan güneşlenme alanı ile hidrolik yüzme platformu dışarıda da kalabalık bir grubu ağırlayabiliyor. 

Tam boy: 14,17 metre
En: 3,97 metre
Su kesimi: 0,98 metre
www.begumyachting.com